14 Ekim 2011 Cuma

Ağlardık, ağlardık,,,

Otobüsde az insanla ve kulağında kulaklıkla şehrin ücra köşelerine gitmek..Hatta bir de ağlamak..
Bir kaç tur daha atmak istedim,nasılsa biletimi basmıştım ve ben inmek isteyene kadar otobüs benim sayılırdı.Ağlardım, ağlardım, bahane olarak da 'gözüme toz kaçtı kim açtı bu camı' derdim ya da kulağımdaki müziğe inat 'şarkı çok duygusal da'.Hatta şans eseri eski otobüse bindiğimden 'stop düğmesi taa kapının üstünde ulaşamıyorum' bile diyebilirdim.İndikten sonra da rüzgar ileri gitmeme engel olduğu için ağlardım.Hatta herifin biri jantlarını fosforlu turuncuya boyattığı için bile.Kime neydi ki zaten,..

7 Ekim 2011 Cuma

(.)

Olmadığım zamanlarda, olmadığım yerlerde, olmak gibi, hissetmek gibi, üşümek gibi, ölmek gibi..

23 Eylül 2011 Cuma

()

Yağmur sonrası toprak kokusu-na karışmış kitap kokusu..
Ve,
Sade kahveden bir yudumla vücudun üşümüşlüğüne meydan okumak..

19 Eylül 2011 Pazartesi

......

Bilgisayarımın üstünden devamı olmayan bir el geçiyor,
Masanın yanından ele ait vücudun kafası görünüyor..
Çirkin hayalet kız şirin bir ifadeyle kafasını uzatıp sırıtıyor..
'Hadi oyun onaaaalıııımmm' edasında..
Kafamı onun gibi eğip ''bugün tek kişilik bir oyun bul kendine' diyorum.
Ağlıyor..
Ağlarken gözleri yok oluyor ve boşluklarından sarı bir sıvı geliyor..
Babamın aldığı saati veriyorum sussun diye.
Siyah, içinde gri kelebek olan bir saat.
Akrep ile yelkovanın kovalamaca oyunlarını izlerken uyuyor,sonra sis olup gidiyor.
Zaman, alıp götürüyor onuda...

21 Nisan 2011 Perşembe

Peny..





Mesela benim gardalabımın içindeyken minicik dışına çıkıcanca dev gibi olan bir arkadaşım var..Benden başka kimseye görünmek istemediği için dolabımda saklanıyor..İnsaları sevmez, zaten ben de sevmem..
En çok onunla konuşurum ben mesala..Ödevlerimde bana yardım bile ediyor.Genelde dolapta çalışıyoruz..

Annemi de seviyor ama ona görünmek istemiyor.Vereceği tepkiyi biliyormuş..Elbette ben de biliyorum, kesin en iyi arkadaşımın kıçına tekmeyi basardı hiç düşünmeksizin..Öyle sevimli bir yaratık falan değil..O da bunu biliyor..Hoş sevimli de olsa annem kıçına tekmeyi basardı..
Annem, insandan başka yaratıkları sevmez..Mesela köpeğimin tek patisini kapının girişine koyduğunu görsün bağırmaya başlar..Sevmez yani..
Ahh bu arada arkadaşımın adını söylemeyi unuttum..Peny.İki yıldızın birbirine çarpışmasından meydana gelmiş ve bizim bahçeye düşmüştü..Bunu duyduğum da şaşırmıştım.Uzaktan çok güzel görünen varlıkların çarpışmasından nasıl bu kadar çirkin bir yaratık oluşabilirdi ki..Neyse, oluşmuştu..İyi ki oluşmuştu..
Peny oldukça konuşkan ve yalnızca hurma yemekten hoşlanıyor..
O hurma yerken kesinlikle oda da bulunmamalısınız, gerçekten berbat yiyor..Neyse.
Dolabın içinde durmaktan sıkılan ve insanlara görünmek istemeyen arkadaşımı arada dışarı çıkarıyorum..Nasıl mı..?Yalnızca tahta parçalarının arasında küçük görünen bu arkadaşım için orta boylarda bir kutu yaptım..Daha dolabın içindeyken kutunun içine saklıyor ve dışarı çıkarıyorum..Anneme içinde yiyeceklerim ve kitaplarımın olduğunu söyleyerek yalan söylemek hoşuma gitmese de bunu yapmak zorundayım..Tabi dışarı çıkmakla bitmiyor.Sakin, kimsenin görmeyeceği yerlere gidiyoruz.Kulağını çimlere dayayan arkadaşım gökyüzündeki tüm olayları ve yıldızların konuşmalarını duyabiliyor.Duyduğu herşeyi bana anlatan arkadaşım sayesinde şimdiden birçok bilgi edinmiştim.Mesela zıt kutuplu bulutların çarpışması gökyüzündeki savaştı ve çarpıştıklarında yeryüzüne Peny gibi yaratıklar düşüyordu.Fakat onlar ölü olarak düştükleri için toprak onları hemen içine alıyor, böylelikle kimse onları göremiyordu.

Mesela bunları birine anlatsam bana deli der.
Sırf bu yüzden, uzay bilim araştırmanı olmaya karar versem de bu isteğimden hemen vazgeçtim.
Fakat Peny'i evine göndermek istiyorum..Benimle mutlu görünse de onun hapis hayatı yaşadığının farkındayım.Sadece sonsuza kadar yanımda kalmasını istemek bile bencilce ve şimdi ona yardım etmeliyim..

17 Ocak 2011 Pazartesi

...

Bileklerimden sızdırdığım aşkı,
Avuçlarımla içirdim..
Dudakların kanımla aşklandğında,
Yalnızca bir tebessüm istedim...

4 Ocak 2011 Salı

Ölüme saniyeler kala..

Canına okuduğum bedenimi yavaşça yatırıyorum..
Ruhumla sizlerleyim..