26 Şubat 2010 Cuma

-Bir çay alabilir miyim..?

Yorgun düşleri koynuma aldım...
Uyudum uyandım,
Akşamdan kalma sabaha..
-Bir çay alabilirmiyim..?'le başladım güne..
Burukluğa..
Sessizliğe..
...
En sessiz sokağı seçtim kendime yürümek için..
Evlerin penceresinden sızan,
Kahkahalar değdi yüzüme..
Hafif tebessüme rağmen acıttı..
Kaldırım taşları arasına sıkıştırılmış,
Gözyaşı ve hüzünler değdi yüzüme..
Acıttı..
...

Nereye yürüdüğümü bilmeden,
Ayaklarım dahi geriye giderken,
Biraz çığlık, biraz kahkaha,
Biraz da öfke ile yüzümü kapılar tırmalarken,
Hafif rüzgarın yüzümü okşaması hatrına,
Yürüdüm gün boyu o sokata..
...



Gün sonu..
-Bir çay daha alabilir miyim?